Tarafından 
Dünya Dışı Akıllı Yaşam
Search for Extra-Terrestrial Intelligence (SETI) Enstitüsünde üst düzey bir gökbilimci, akıllı dünyevi yaşamın varlığını teyit etmek için çok uzak olmadığımıza inanıyor.
SETI Enstitüsü, evrenimizin gizemli ve çoğunlukla açıklanamayan olaylarını araştırıp keşfetmek için on yıllar geçirdi. Sürekli umudumuz, araştırmanın, aslında orada yaşam olduğunu doğrulamamıza yardımcı olacağıdır.
Worlds Fair Nano NY’da Futurism ile yapılan bir röportajda, SETI Enstitüsü’nden kıdemli bir astronom olan Seth Shostak, şu anda akıllı dünyevi yaşam arayışı içinde olduklarını belirtti. Konuşmasına cesurca “Herkes ile 20 yıl içinde akıllı bir hayat bulacağımız konusunda bir fincan kahveye bahse girdiğini” belirterek başladı. Şu anda bilimin uzaylıların varlığı hakkında ne söylemesi gerektiği sorulduğunda ise Shostak, “Çok az, çünkü hiç bulamadık” dedi.
Shostak, henüz dünya dışı yaşamı onaylayan kanıt bulamamış olmamıza karşın, Evren hakkında son 20 yılda keşfettiğimiz şeylerin önemsiz olmadığına dikkat çekti. Aslında bu bulgular, aramamız için çok önemli olabilir. On yıllar önce bilmediğimiz şu anda bildiğimiz bir şey, orada pek çok keşfedilmemiş kozmik arazi olması.
Shostak; Uzaylı hayatını, Evrenimizin henüz keşfedilmemiş bölümlerinde bir yerlerde keşfedme olasılığını ve doğasını tartışmaya devam etti. “Küvetin köşelerinde bulabileceğiniz tür olan mikrobik hayat bulabiliriz. Hem de bunu daha erken bulabiliriz, bu görülmesi gereken birşey. Ancak, sanırım ömür boyu sürecek.”
Shostak, sadece nihai ama nispeten kısa sürede dünya dışı akıllı yaşamın varlığını keşfedeceğimizden emin; ama “temas” hayal ettiğimiz gibi ileri düzeyde olmayabilir. On yıllarca bilimkurgu bize bunun nasıl olacağına inandırabilirdi. “”Temas nasıl olur bilmiyorum,” dedi Shostak. “Yani 500 ışıkyılı uzaktaysalar… 500 yaşında olacak bir sinyal duyarsınız ve eğer geri yayın gönderirseniz ‘Merhaba biz dünyalılarız, nasılsın?’ şeklinde olablir; bu 1000 yıllık bir süreç olacaktır. Onlardan bir şey duymazsanız. Yani, tam olarak iletişim olmayacak, ama en azından orada olduklarını biliyor olacağız.”